Zürih’deki ETH üniversitesinden bir grup araştırmacı, kanı gerçek kalp gibi pompalayabilen silikon bir kalp tasarladılar. Bu gelişme, gelecekte en hayati organ olan kalbin yerine geçebilecek bir alternatif için çalışmaların başlamasına öncülük edebilir.
Kalp oldukça karmaşık bir kas yapısına sahip bir organdır. Birçok odacıktan, pompa ve kapakçıktan oluşan kalbe alternatif olacak bir cihazın mühendisliğini yürütmek de çok zor. Üstelik insan vücudunun yabancı maddeleri kabul etmediğini hesaba katmak gerekiyor.
Silikon hem insan vücudunun kabul ettiği hem de üç boyutlu yazıcıların kullanabildiği bir materyal. 3D baskıdaki ilerlemelerle yumuşak şekilleri yazdırmak daha kolay hale geldi. İnsan vücudundaki organları değiştirmeyi düşündüğümüzde bu, önemli bir gelişme.
Biliminsanları silikon kalbi tasarlarken, gerçek bir kalbi kalıp olarak kullandı ve karıncıkları ayıran duvar yerine ekstra bir oda eklediler. Bu oda pompala sinyalini aldığında hava ile doluyor.
Şu anki kan pompaları, bir kalp bağışı gelene kadar beklemeye izin veriyor Ancak pompa mekanizması, “hasta üzerinde bazı sonuçları olduğu varsayılan” fizyolojik nabzı içermiyor. Bu yüzden yapay kalbin üretilmesi bir devrim olabilir. ETH’ye göre dünya üzerinde yaklaşık 26 milyon kişi, kalp yetmezliği sorunu yaşıyor ve kalp bağışları yeterli değil.
Bu kalp doğru yönde güzel bir adım olsa da kullanılabilir bir model olması için daha yolu var. Test koşulları altında 80 BPM’yi (bir miktar artırılmış dakikadaki ortalama atış) sadece 3.000 atış için koruyabiliyor. Bu sebeple yapay kalp şimdilik yarım saat ile 45 dakika arası çalışabiliyor.
Yapay kalpten en büyük beklentilerden biri pompalamayı sürekli tekrarlaması. 80 BPM ortalamasını temel alırsanız 80 yaşındaki bir kişinin kalbi 3 milyar kez atmış oluyor. Dolayısıyla buna yakın işleyen bir yapay kalbin üretilmesi için aşılacak henüz birçok engel var.
Kaynak: http://www.techradar.com/news/working-3d-printed-hearts-are-now-reality-but-you-wont-get-one-any-time-soon
