Mikroplastiklerin yoğunluklu olduğu noktalar, göllerin, göletlerin ve kanalların derinliklerindeki ekosistemler için hayati önemde olan belirli hayvanların sayısını önemli ölçüde azaltabiliyor.
Yaptıkları çalışmada, Naididae isimli familyaya ait solucanları yüksek mikroplastik konsantrasyonlarına maruz bırakan araştırmacılar, bunun hayvanların sayısını yaklaşık yarıya yarıya azalttığını buldular. Çalışmanın yazarı olan ve Hollanda’daki Wageningen Üniversitesi ve Araştırma Merkezi’nde görev yapan Paula Redondo-Hasselerharm, “Naididae solucanlarının kaybı önemli bir konu. Bu solucanların ekosistemde önemli bir rolleri var. Onlar organik maddeleri bünyesine katıyor ve sistemdeki besin döngüsünde yer alıyor,” diyor.
Redondo-Hasselerharm ve meslektaşları, Ren nehrindeki plastik kirliliğini taklit eden bir deney ortamı oluşturdular ve tatlı su altındaki bir sediment katmanına içinde solucanların olduğu tepsiler yerleştirdiler. Bu sedimentin ağırlığının yüzde 0 ila 5’i mikroplastikler içeriyordu.
Araştırmacılar bunun üç ay sonrasında, sedimentteki solucanlarda hiçbir etki oluşmadığını ama 15 ay sonra, en yüksek plastik konsantrasyonlarını içeren sedimentteki farklı solucan türlerinin miktarında “önemli ölçüde negatif etki” meydana geldiğini söylüyor.
Çalışma Uzun Vadeli Etkilerin İlk Kanıtını Ortaya Koyuyor
Mikroplastiklerin solucanlara tam olarak nasıl zarar verdiği bilinmiyor. Ancak Redondo-Hasselerharm, solucanların mikroplastikleri yemesinin, mikroplastiklerin hayvanların vücudunda kalmaya devam ederek onların yeme ve gelişme becerilerini azaltmasının ve potansiyel olarak da onları öldürmesinin mümkün olduğunu belirtiyor.
Araştırmacılar yüzde 0.005 ve 0.05 arasındaki daha düşük plastik konsantrasyonlarınınsa solucanlar üzerinde negatif bir etki yapmadığını söylüyor.
Uzmanlar bu çalışmanın, mikroplastiklere uzun vadeli olarak maruz kalmanın, kısa vadeli olarak maruz kalmaya oranla ekosistem üzerinde daha farklı ve daha şiddetli etkilere yol açabildiğinin ilk kanıtını ortaya koyduğunu söylüyor ve yapılan çalışmaların genellikle kısa vadeli maruz kalımlara yoğunlaştığına dikkat çekiyor.
Araştırmacılar plastik kullanımının devam etmesi nedeniyle çevredeki mikroplastik konsantrasyonlarının giderek artacak olmasının çok muhtemel olduğunu ve bu konuda endişe duyduklarını belirtiyor.
Orijinal makale: NewScientist