Tüysüz köstebek fareleri en çekici kemirgenler olmayabilir ama onlar yine de sosyaller. Bu tüysüz, büyük ölçüde kör ve sağır olan hayvanlar, 300’e kadar varan bireyden oluşan koloniler halinde yaşıyorlar ve tiz bir cırlama sesiyle iletişim kuruyorlar. Şimdi, araştırmacılar köstebek faresi topluluklarının da, insanlar ve birçok kuş gibi kendilerine özgü konuşma biçimleri olduğunu ve bunun kraliçeleri tarafından ayakta tutulduğunu keşfettiler.
Yapılan bu yeni çalışma, tüysüz köstebek farelerinin birbirleriyle karşılaştıklarında çıkardıkları selamlama sesini kaydederek başladı: yumuşak bir cırlama sesi. Araştırmacılar 2 yılı aşkın bir zaman boyunca, Almanya ve Güney Afrika’daki laboratuvarlarda yaşayan yedi kolonideki 166 hayvanın çıkardığı bu seslerden 36,000’den fazlasını kaydettiler.
Ekip bu seslerden bir anlam çıkarmak için, sesleri otomatik olarak akustik özelliklerine göre sınıflandıran bir yazılım geliştirdi. Bu program spesifik köstebek farelerinin seslerini tanıyabildi ve her koloninin kendisine ait farklı bir cırlaması bulunduğunu ve bunların ses dalgası ve ses perdesi kalıplarındaki farklılıklarla karakterize olduğunu ortaya koydu. Science’da yayınlanan çalışmaya göre, bilim insanları bu ses kayıtlarını yeninden çaldıklarında, hayvanların sesler kendi kolonilerinden geldiğinde bir cırlama sesiyle bu seslere karşılık vermesi daha kuvvetle muhtemeldi.
Hayvanların tanıdık bir sese değil de, kendi kolonilerinin konuşma biçimine karşılık verdiğinden emin olmak için, araştırmacılar belirli bir koloninin konuşma biçiminin özelliklerini taşıyan yapay bir ses yarattılar. Ekibin bulguları, köstebek farelerinin yabancı bir koloninin imzasını taşıyanlar yerine, kendi kolonilerinden olan yapay seslere tepki vermesinin daha yüksek bir ihtimal olduğunu gösterdi.
Tüysüz Köstebek Fareleri Kendi Kolonilerinin Konuşma Biçimini Küçükken Öğreniyorlar
Araştırmacılar köstebek farelerinin bu konuşma biçimlerini yabancıları tespit etmek için geliştirdiğini düşünüyorlar. Tüysüz köstebek fareleri yabancılara karşı son derece saldırganlar ve genellikle de yanlarına izinsiz gelenleri öldürüyorlar. Bu hayvanlar karanlıkta yaşadıkları ve neredeyse kör oldukları için, araştırmacılar sesleri kullanmanın onlar için istilacıları keşfetmenin en iyi yolu olduğunu söylüyorlar.
Araştırmacılardan Gary Lewin, bu hayvanların yabancılardan nefret ettiğini ve bu nedenle de kendi grupları içinde kaldıklarından emin olmak istediklerini söylüyor ve kendi konuşma biçimlerine sahip olmanın sosyal bağları ayakta tutmanın bir yolu olduğunu belirtiyor.
Ekip ayrıca, tüysüz köstebek farelerinin kendi kolonilerinin konuşma biçimini küçükken öğrendiklerini de ortaya koydu. Araştırmacılar yenidoğan yavruları yabancı kolonilere yerleştirdiklerinde, yavrular yeni koloninin konuşma biçimini altı ay içinde benimsediler.
Ancak insan dillerinde de olduğu gibi, tüysüz köstebek farelerinin konuşma biçimleri de toplum değiştikçe yok olabiliyor. Araştırmacılar deneyler sırasında tesadüf eseri olarak iki kraliçenin devrildiğini ve öldürüldüğünü ve onların kolonilerinin konuşma biçimlerinin yeni bir kraliçe seçilip yeni bir konuşma biçimi oluşturulana kadar zayıflayıp unutulduğunu söylüyorlar. Ekip, bir kraliçe olmadığı zaman koloninin birkaç üyesinin özgürleştiğini ve onların koloninin konuşma biçimini bırakmaya ve kendi tarzlarında konuşmaya başladıklarını belirtiyor.
Orijinal makale: Science Mag